2 Nisan 2014 Çarşamba

Sandık Sonuç Tutanağı Anlama Kılavuzu

Seçimlerde hile yapıldığına ilişkin çok sayıda iddia havada uçuşuyor. Şu ana kadar karşılaştığım iddiaların büyük kısmını çürütebildim çünkü bu iddiaların önemli bölümü, seçim sürecini bilmemekten, özellikle de "Sandık Sonuç Tutanağı" formatını tanımamaktan kaynaklanıyor. Ben bir siyasi parti yetkilisi değilim, hukukçu veya idareci de değilim. Ancak, 30 Mart günü bir sandıkta, sandık kurulu üyesi olarak görev yaptım. Seçimden iki hafta önce, adına görevli olduğum parti tarafından verilen bir saatlik eğitime katıldım, ama çok yetersiz bir eğitimdi. YSK'nın sandık kurulları hakkında 138 numaralı genelgesi var. Bu genelgeyi dikkatle okudum. Bir de, dediğim gibi, seçim günü sandık başındaydım. Sayım ve döküm işlemlerinde görev aldım, sözkonusu Sandık Sonuç Tutanaklarını doldurdum. Şunu ifade edeyim ki, sandık sonuç tutanağının tepesinde yer alan ve (1)den (15)e kadar numaralandırılmış satırlarla ilgili verilen bazı izahat kafa karıştırıcıydı. Bu nedenle, tutanağın bu bölümü hakkında bir açıklama yapma ihtiyacı duydum. Aşağıda bizim sandığımızın büyükşehir belediye başkanlık seçimi için hazırladığı Sandık Sonuç Tutanağı'nın üst kısmını görüyorsunuz. Aşağıda sözünü edeceğim, ama aramızda bir iktisat doçenti bir de yüksek lisans dereceli kişi olmasına rağmen biz bile ufak bir hata yapmışız!


Yukarıda kırmızıyla vurguladığım numaralar orjinal belgede (1)den (15)e kadar parantez içinde bulunuyor. Bu numaralar, CHP STS sayfasında sandık sandık verilen sonuç sayfalarındaki numaralara birebir karşılık geliyor. (1) numaralı satırın üstünde, numaralanmamış bazı satırlar, onlara da ben aşağıda kolay atıfta bulunmak için numara verdim. 

(1) Sandık Seçmen Listesinde Yazılı Olup Oy Kullanan Seçmenlerin Sayısı. Bizim sandıkta 287 seçmen oy kullanmış. Aşağıda tekrar açıklayacağım ama, yukarıdaki resimde solda en üstte, bizim elle yazmadığımız, forma basılı olarak gelen 315 sayısı, bizim sandıkta kayıtlı seçmen sayısını gösteriyor. İşte bu 315 kişiden bizim tek tek kimliklerini kontrol ettiğimiz 287 kişi seçim günü oy kullanmış.

(2) Sandık Seçmen Listesinde Kayıtlı Olmayan Ancak KANUN GEREĞİ Oy Kullanan Seçmen Sayısı. İşte dün ortaya atılan, "Bazı sandıklarda katılım oranı %100'ü geçmiş" iddiasının kaynağı bu satır. Bir sandıkta, o sandığa kayıtlı olmadığı halde oy kullanabilecek bazı kişiler var ve bu %100 yasal. Bizim sandıkta bu şekilde 4 kişi oy kullanmış. Kim bu 4 kişi? Biri ben, diğer 3ü de sandık kurulunun diğer 3 üyesi. Bizim haricimizde, isteselerdi sandığın olduğu okulda görevli polisler de bu sandıkta oy kullanabilirlerdi.

(3) Oy Kullanan Seçmenlerin Toplam Sayısı. Bizim sandık için 287+4=291.

Şimdi, dikkat ederseniz, (1)den (3)e kadarki satırlar bir kutu içine alınmış ve (3) numaralı satır, gri renkle vurgulanmış. Orta sütunla devam edelim.

(4) Sandıktan Çıkan Zarf Sayısı. Bizim sandıkta 291. Saat 17:00'de sandığı kapatır kapatmaz ilk yaptığımız iş, müşahitlerin ve vatandaşların huzurunda sandık mührünü söküp sandıktaki zarfları saymak oldu. 
(5) Zarf sayısı oy kullanan seçmen sayısından fazla ise, eşitliği sağlamak amacıyla, 298 sayılı kanunun 98. maddesine göre yakılarak yok edilen zarf sayısı.  Bizde böyle bir durum olmadı, ama bazen böyle bir uyumsuzluk olabiliyor. Bu nasıl olur? Birinci ihtimal, sandık kurulu üyelerinden çoğu sigara içmek veya ihtiyaç gidermek için sandık bölgesini terkettiğinde, geride kalan bir üye hemen bazı oy pusulalarını alıp mühürleyip sandığa atabilir. İkinci ihtimal, bir seçmen oy kullandıktan sonra sandık seçmen listesini imzalamadan ayrılmış olabilir. Buna göre sayımda oy kullanmamış görünüyordur, ama oy zarfı sandığa atılmıştır. Sonuçta, seçimlerde gördüğünüz "yakılmış oy pusula ve zarfı" hikayelerinin bir bölümünün kaynağı işte bu satır. Yakılarak imha diye bir şey, kanunda var!

(6) Geçerli zarf sayısı. Bizim sandıkta geçersiz zarf çıkmadı. Hangi zarfların geçersiz olacağı, 138 numaralı genelgede uzun uzun anlatılmış. En basitinden söyleyeyim. Bir zarfın üstüne bir vatandaş "Hırsız var" veya "Tayyip Reyiz" yazarsa o zarflar geçersiz sayılır. Hiç açılmaz bile.

Şimdi, orta sütunda kutu içine alınmış satırlara geçiyoruz. Kutunun başlığı "Geçerli Oylar". (7)den (9)a kadar numaralandırılmış satırlar var ve (9) numaralı satır, vurgulamak için griye boyanmış.

(7) İtiraz Edilmeksizin Geçerli Sayılan Oy pusulalarının sayısı. Oy sayım ve dökümü aralıksız yapılır, yapılacak şikayet ve itirazlar sırasında sayım ve döküme ara verilmez. Sadece bu şekilde itiraza konu olan pusulalar sonra tekrar incelemek üzere ayrılıyor. Bizim sandıkta 284 oy geçerli sayılmış. Hiç itiraz olmamış.
(8) İtiraz üzerine geçerli sayılan veya hesaba katılan oy pusulası toplamı. Bizim sandıkta yok. 
(9) Geçerli oy pusulalarının toplamı. 284. İşte bu önemli bir sayı. Tüm parti adayları ve bağımsız adayların aldıkları oyların toplamı bu sayıda büyük olamaz.

Son olarak, en sağda "GEçersiz Oylar" başlığını taşıyan ve (10)dan (15)e kadar satırlar bulunduran bir kutu var. (15) numaralı kutu yine vurgulamak amacıyla griye boyanmış.

(10) Geçersiz Zarf sayısı. Altında Geçersizlik Sebebi diye bir izahat satırı var. Bizim tutanakta 4 yazıyor. Bunlardan 3ünün içinden muhtar pusulası çıktı. Birinin içinden ise hiç pusula çıkmadı. 
(11) İçinden hiç oy pusulası çıkmayan boş zarf sayısı. Bizim sandıkta 1.
(12) Zarfın içinden büyükşehir belediye başkanlığı için oy çıkmamış ise eksik oyların sayısı. Bizim sandıkta 1. Bir zarftan mavi ve sarı pusula çıktığı halde beyaz pusula çıkmadı. O beyaz pusulaya ne oldu? Vatandaş cebine katıp çıkmış veya oy verme sırasında yanlış yapınca yırtıp atmış olabilir. Burası sandık kurulunun bilebileceği veya tutanakla imza altına alabileceği bir konu değil. 
(13) Geçersiz sayılan oy pusulası sayısı. Bizim sandıkta 2. "Geçersizlik sebebi" olarak "boş" demişiz. Yani oy pusulası zarftan çıktı, ama üstünde Evet mührü basılmış bir yer bulamadık. Böyle bir ihtimal de var. Görüyorsunuz, "boş oy" kullanmanın çeşitli yolları var. Pusulayı alır zarfa koymazsınız. "Boş zarf" atarsınız. Ya da pusulayı zarfa koyar ama üstüne mühür basmazsınız. Bu da "boş pusula" oluyor. Seçim sistemi, boş oy kullanmayı geçerli bir görüş bildirme yolu olarak kabul etmiyor, onu da geçersiz oy kategorisine dahil ediyor.
(14) Hesaba katılmayan oy pusulası sayısı. İşte bu satır büyük krize yol açtı. Aşağıda açıklayacağım. Bizim sandıkta böyle pusula yoktu.
(15) Geçersiz sayılan veya hesaba katılmayan oy pusulası toplamı.

Şimdi, yukarıda sözünü ettiğim her üç kutu için, kutunun griyle vurgulanan son satırı, önceki satırların toplamı olmak zorunda. O zaman, bu üç kutu için şu eşitlikler sağlanmalı.

(1)+(2) = (3)
(7)+(8) = (9)
(10)+(11)+(12)+(13)+(14) = (15)

Bizim sandık sonuç tutanağına bakarsak:
287+4 = 291 TAMAM
284+0 = 284 TAMAM
4+1+1+2+0 = 7 SORUN VAR!

(10)dan (14)e kadar olan satırlar 8 yapıyor, ama (15) numaralı satırda 7 yazıyor. 1 oy tutmuyor. Bunun nedeni, yukarıda (10) numaralı satırı açıklarken, "3 zarftan muhtar pusulası çıktı, 1 zarftan ise pusula çıkmadı" demiştim. Ama (11) numaralı satır zaten içinden hiç pusula çıkmayan zarfları söylüyordu. Yani o içinden hiç pusula çıkmayan zarf, burada iki kez sayılmış! (10) numaralı satır 4 değil 3 olmalıydı. Ben bunu sandık kurulu başkanımıza açıklamaya çalıştım, ama o (10)dan (14)e kadar satırların toplanması gerektiğini düşünmediği için, o 1 zarfı 2 ayrı satırda ifade etmekte bir sakınca görmedi. Sonuçta, (15) numaralı satırdaki toplam geçersiz oy sayısı doğru. Her şey kitabına göre olsaydı, (10) numaralı satır 4 değil 3 olacaktı:
3+1+1+2+0 = 7 TAMAM!

Yukarıda tutanağın üst kısmını gösteren resmin sol üst tarafına dönecek olursak, tutanakta numara verilmemiş ama benim yukarıdaki resimde kırmızı numara verdiğim şu satırları göreceğiz. Bu numarasız satırlar şu notla başlıyor: "İlçe Seçim Kurulundan teslim alınan". Seçim günü oy verme işlemi saat 08:00'de başladı ama biz sandık kurulu olarak saat 07:00de yemin ettikten sonra göreve başladık ve ilk yaptığımız iş, sandık torbasından çıkan zarf ve pusulaları saymak oldu.

(16) Toplam Zarf Sayısı. 322
(17) Kullanılmayarak artan zarf sayısı. 31
(18) Toplam Oy Pusulası Sayısı. 349
(19) Kullanılmayarak artan oy pusulası sayısı: 57

Şimdi, bazı sandıklarda %100den fazla katılım olduğu iddialarının bir bölümüne kaynaklık eden kafa karışıklığına geliyoruz. (19) numaralı satırda, "kullanılmayarak artan oy pusula"larından söz ediliyor. (14) numaralı satırda da "hesaba katılmayan oy pusula"larından söz ediliyor. Buradaki ifadelerde, "oy" ile "oy pusulası" arasında bir belirsizlik var ve bu belirsizlik nedeniyle bazı sandık kurulları, kullanılmayarak artan oy pusulalarını da "hesaba katılmayan oy pusulası" olarak değerlendirmiş ve (14) numaralı satıra yazmışlar. Bizim sandıkta böyle bir hata yapılmadığını, kullanılmayan oy pusulalarının sayısının sadece (19) nolu satırda kaydedildiğini ve sayılarının 57 olduğunu not edeyim.

Bir "oy pusulası" matbaada basılır, seçim günü sandık başına mühürsüz olarak gelir, ancak sandık kurulu tarafından arkası mühürlendikten sonra resmi bir oy pusulası hüviyetini kazanır. Bu oy pusulası, ancak o sandık kütüğünde kayıtlı, üstünde TC kimlik numarası bulunan kimliğini ibraz eden ve usulüne göre oyunu kullanan seçmenler tarafından sandığa atılıp sandık kurulu tarafından seçim sonunda sayıldıktan sonra, "oy" vasfını kazanır. (14) numaralı satırda "oy pusulası"ndan söz ediyor, ama o satırın yer aldığı kutunun başında "Geçersiz Oylar" yazıyor. Bir "oy pusulası"nın "oy" olabilmesi için öncelikle bir seçmen tarafından kullanılması gerekir. Yani geçersiz oy da bir oydur. Ama kullanılmayarak artan oy pusulası, sadece pusuladır, oy değildir. Tabii, "oy" ile "oy pusulası" arasındaki bu epistemolojik ayrım bazı sandık kurullarının gözünden kaçmış görünüyor:)

Bütün bunları yazdıktan sonra daha yeni farkettim ki benim (16) diye numaraladığım satırın üstünde, bizim elle doldurmadığımız, tutanak üstünde basılı gelen bir satır daha var. "Sandık seçmen listesinde yazılı olan seçmenlerin sayısı". Bizim sandık için bu sayı 315.

(2) numaralı satırda, bu sandıkta kayıtlı olmayan ama oy kullanmalarına izin verilen 4 kişi olduğunu görüyoruz. Bu 4 kişi (biri ben) sonuçta başka sandıklarda kayıtlı seçmenlerdi. Onların kayıtlı olduğu sandıklarda ne oldu? Bir başka soru, bu sandıkta, başka sandıklarda göreli kişiler yok muydu? Burası, bir seçim hilesi yapmanın yolu olabilir. Benim kayıtlı olduğum sandık mesela, görev yaptığım sandıkla aynı okuldaydı. Ben pekala kayıtlı olduğum sandığa gidip tekrar oy kullanabilirdim. İşte sandık kurulu üyelerinin çift oy kullanmalarını engellemek için, sandık seçmen listelerinde bu şekilde görevli sandık kurulu üyelerinin görevli oldukları belirtilmişti. Bizim sandıkta, bu şekilde başka sandıklarda görevli 5 kişi vardı. Yani ben kayıtlı olduğum sandığa gitseydim, o sandık kurulundakiler, ellerindeki listede benim adımın karşısında, "bir sandık kurulunda görevlidir" notunu görecek ve kendi sandığımda oy kullanmama izin vermeyeceklerdi.

Nihayet, yukarıdaki resmin en altında, a ve b diye sıralanmış iki uyarı notu görüyoruz. Bu notlardan ilki, şu eşitliğin sağlanması gerektiğini söylüyor. 

(3) = (9)+(15)

Yani,

TOPLAM OY = GEÇERLİ OY + GEÇERSİZ OY

İşte bu, sandık kurullarının tutturması gereken en önemli eşitlik. (3), (9) ve (15) numaralı kutuların griyle vurgulanmasının nedeni de bu. Ben bu eşitliğe Altın Denklem diyeceğim. 

"b" ile belirtilen ikinci uyarı notu da gayet mantıklı. (9) numaralı satırda belirtilen GEÇERLİ OY sayısı, aşağıdaki siyasi parti ve bağımsız adayların aldığı oyların toplamına eşit olmalı. 

Şimdi, sadece geçerli olsun olmasın bir oy olarak kullanılan pusulaları değil, kullanılmayan pusulaları da içeren şu denklemleri yazabiliriz.

(18) = (19)+(3), ya da
(18) = (19)+(9)+(15), ya da
(18) = (19)+(7)+(8)+(10)+(11)+(12)+(13)+(14)

1 yorum:

Caner dedi ki...

Şevket Bey Merhabalar, siyasi olarak sizin tam olarak, 180 derece karşınızda, Gezici, cehapeli, ayyaş, çapulcu ve hatta vatan haini bir insan olmama rağmen yazdıklarınızı takdir ederek okudum. Bilgilendirdiğiniz için ve çabanız için kendi adıma teşekkür ediyorum.

Türkiye'yi ileriye götürecek olan iktidar da, muhalefet de bu tarz, popülizmden uzak, analizler içeren görüşler olacaktır.